Camden Town'dan stada kadar uzun yolumuz vardı, metroya binip 45 dakika içinde stada vardık. Nası olduysa yağmur yağmıyordu:)
Stada girmeden efsane Zola ile fotoğraf çektirmemek olmazdı.
VIP kombinesi vardı patronun, onun sayesinde çok sağlam yerimiz vardı. Maçtan önce stadda kahvaltımızı yapıp yerimizi aldık.
Scolari büyük alkışlarla karşılandı maçtan önce, JM'den sonra yine karizmatik biri geldi Chelsea'nin başına. Ama en çok alkışı ne Deco ne de Scolari aldı. Haftaiçi 5 yıllığına sözleşmesini uzatan Lampard'dı en çok alkışı alan.
Scolari'nin atak mentalitesi hemen kendini gösterdi. A.Cole ve Bosingwa bolca hücuma çıkarak genişlik kazandırdı oyuna. Deco-Ballack-Lampard 3lüsü ile topu müthiş kullanıyordu Chelsea. 1 hafta önce Manu'yu kitleyen Pompey 4lük oldu 90 dakika sonunda.
Maç boyu Grant döneminde unutulan heyecanı yaşadı tribünler, bolca atak yaptı Chelseai abluka altına aldı Pompey kalesini ve son dakikada Deco'nun kaptırdığı topla yenen kontra dışında pozisyon vermedi.
11e 11 oynandığı ve Terry, Cech, Drogba, Lampard, Essien, Deco gibi kilit isimler sakat olmadığı sürece Chelsea'yi yenmek çok zor. Bu sene uzun sakatlıklar yaşanmazsa 2 yılın yarattığı açlık ile Manu'ya nal toplatır Chelsea.
Moskova'da son anda giden zafer de gelebilir bu sene. O kupa en çok sana yakışır kaptan.
1 yorum:
Bu kadar büyük ismi bir hedefe yöneltmek , onları tüm sezon boyunca kendi vasatlarının altına düşmeyecek şekilde tutmak çok zor oluyor..Scolari yapar mı bilinmez yapsaydı JM yapardı demek geçmiyor değil içimden..Ama öncekiyle olmadı diye bir sonrakiyle de olmaz demek de önyargılı davranmak olur.
Lampard'a diyecek birşey yok zaten.sen herşeyi söylemişsin.
Gene de Chelsea'nin patronun çok zengin olması ve bu paranın kaynağının net bir şekilde açıklanamamış olması beni bu takıma karşı soğutuyor.(Petrol işinde olduğu söylense de Abramovich'in -yazılışı yanlış olabilir- çok hızlı yükselmiş olması geçmişinin bir kısmının çok da açık olmaması beni düşündürüyor..Komplo teorisi de sayabilirsiniz)
Yorum Gönder