28 Şubat 2009 Cumartesi

Gabriel Batistuta


Gelmiş geçmiş en iyi forvet oyuncularından biriydi Gabriel Batistuta. Altın sarısı saçlarıyla, ilginç gol sevinçleriyle her zaman gündemdeydi. Müthiş bir futbol kariyerini arkasında bıraktı Batigol.

Şimdi şansını başka bir sporda denemeye karar vermiş. Loro Piana takımında "polo" oynayacakmış bundan sonraki dönemde. Polo'da sayıya ne ad veriliyor, bilen varsa yorum bekliyorum.

27 Şubat 2009 Cuma

Metin Hasanoğlu Fotomaç 27-28 Şubat

PORTO ŞARABI

Haftaarasında Bayern Münih karşısında tarihi bir mağlubiyet alan Sporting'in, Porto deplasmanında şansı yok. Formda Lisandro Lopez Sporting'i de dağıtır.

216 EVERTON-WEST BROMWICH 1 1.45

Everton Ocak ayında 5 maçlık çok zor bir fikstür oynamıştı. 3 kere Liverpool, Arsenal ve Manu maçlarını oynadıktan sonra çıkışa geçeceklerini yazmıştım ve bu maçlardan sonraki Bolton maçıyla da galibiyetlere başladılar. UEFA Kupası'na katılmak için Everton'un iç sahadaki performansını devam ettirmesi gerekiyor. West Bromwich ligin Stoke City'den sonra en kötü deplasman takımı. Geçen hafta Fulham maçını izlerken de bunu gördük. Çok kolay baskı altına girebiliyorlar ve Fulham tempoyu yükselttiği dönemlerde West Brom'u fena sıkıştırdı. Everton evinde rahatça kazanır.

221 BOCHUM-ENERGIE COTTBUS 1 2.00

Bundesliga'da alt sıraları çok yakından ilgilendiren bir karşılaşma. Bochum sezona fena başlamamıştı ancak son dönemlerde yaşadığı düşüşle ligin dibine demir attılar. Kümede kalma yolunda 6 puanlık bu karşılaşmada Bochum'un evinde kazanması gerekiyor. Cottbus deplasmanlarda zorlanan bir ekip. Son 2 iç saha maçında Karsluhe ve Schalke'yi deviren Bochum Klimowicz ve Sestak gibi forvetleriyle Cottbus engelini de aşar.

222 B.DORTMUND-HOFFENHEIM 2.5 ÜSTÜ 1.50

Dortmund çok ilginç bir iç saha karnesine sahip. 11 maçta yenilmemiş olmalarına rağmen sadece 3 maçta galibiyet yüzü görebildiler. Aslında Jurgen Klopp'un takımı Frei, Zidan, Valdez'li forvet hattıyla çok fazla pozisyona giriyor ancak bu isimler pozisyona girmedeki becerilerini gol atmada gösteremiyorlar ve çok fazla gol kaçırıyorlar. Hoffenheim'i artık ezberledik. Deplasmana gittiklerinde de evlerinde oynarken de açık bir oyun ortaya koyuyorlar. Geçen hafta Stutgart'ı yenmeye çok yaklaşmışlardı ancak başaramadılar. Dortmund'un evindeki namağlup serisini yıkmaya çalışacaklar. Bol gollü bir maç olacaktır.

232 CHELSEA-WIGAN 2.5 ALTI 1.70

Chelsea'de Hiddink'in göreve gelmesi hemen etkilerini göstermeye başladı. Önce geçen hafta çok kritik Aston Villa deplasmanından 3 puanla döndüler, daha sonra da hafta arası Şampiyonlar Ligi'nde Juventus'u Stamford Bridge'de yine 1-0la geçtiler. Hiddink'li Chelsea'nin en büyük farkı forvet hattında Drogba ve Anelka'nın beraber oynaması. Scolari'nin başını yakan da Anelka'yı ortada kullandığı düzende ısrar edip, Drogba'yı kulübeye hapsetmesi olmuştu. Ancak Hiddink 4-3-3de Anelka'yı sağda, Drogba'yı ortada kullanıyor. Bu plan da meyvesini hemen verdi. Drogba haftaiçi Juventus karşısında attığı şık golle takımına çeyrek finalin kapısını açtı. Wigan takımı bu sene önemli gelişme gösterdi. Aslında çok sakar bir defans oyuncusu olan Bramble'ın önemli gelişme kaydettiği bu sezonda defanslarıyla pek çok maçtan puanla ayrılmayı başardılar. Forvette Zaky, Heskey gittikten sonra yalnız kalsa da savunma hatları çoğu maçta ön plana çıkmayı başarıyor. Chelsea karşısında da aynı oyun planıyla oynayacaklardır. Maçı olabildiğince uzun süre gol yemeden götürmeye çalışacaklardır. Bu yüzden 2.5 altı tercihi bu maça en uygun tercih olacaktır.

444 ATHLETICO BILBAO-SEVILLA 1 2.40

Bilbao bu sezon geçtiğimiz yılların aksine kabus görmüyor. Tecrübeli teknik adam Caparros yönetiminde orta sıralarda gidiyorlar ve UEFA Kupası potasından da çok uzakta değiller. Bask bölgesinde olan Bilbao iç saha maçlarında her zaman rakiplerine problem çıkartabiliyor. Sahaya yabancı madde atabilecek kadar çılgın bir taraftar kitlesi var. Evinde Sevilla derbisini kaybettikten sonra son 2 maçını kazanan Sevilla geçen hafta çok iyi bir oyun oynamıştı. Ancak Bilbao deplasmanında çok zorlanacaklarını düşünüyorum. Genç oyunculardan kurulu Bilbao takımı bu maçta çok hırslı olacaktır. Ev sahibinden sürpriz bir galibiyet bekliyorum.

454 PORTO-SPORTİNG LİZBON 1 1.85

2 takım da haftaiçinde Şampiyonlar Ligi 2.Tur karşılaşmaları oynadılar. Sporting kendi evinde tarihi bir mağlubiyet aldı. Harika oynayan Ribery'ye engel olamadılar. Ribery 2 gol 2 asistle Jose Alvelade Stadı'nı Sporting'in başına yıktı. Bu yenilgi Sporting'i çok fena salladı. Rakipleri Porto ise Helton'un inanılmaz bir gol yemesine rağmen Atletico Madrid deplasmanından 2.maç için avantajlı bir skorla dönmeyi başardı. Bu maçta 2 gol atan Lisandro Lopez 6 golle Şampiyonlar Ligi'nin gol krallığına yükseldi. Arjantinli oyuncu müthiş bir sezon geçiriyor. Porto evinde Sporting'i geçecektir.

GÜÇLÜ OLMA ZAMANI

Devre arasında yaptığı transferlerle toparlanan Ankaragücü kendi sahasında ilk galibiyetini 2 hafta öncealdıktan sonra Hacettepe'yi de geçerek seriye bağlar.

114 BEŞİKTAŞ-İSTANBUL B.BLD. 2.5 ÜSTÜ 1.75

Beşiktaş geçen haftanın Sivas ile beraber en karlı takımı oldu. Mustafa Denizli'nin 26.haftada lideriz demecine anlam katan kritik bir adım attılar. IBB büyük takımlara sürpriz yapmayı seven bir ekip. Erman ve devre arasında Kartal'dan alınan genç İskender ile kanatlardan çok etkili ataklar yapabiliyorlar. Defansın arkasına kaçacaklardır, kalede çabuk çıkışlar yapabilen Rüştü de olmayınca bu toplarla IBB tehlikekeli olacaktır. Beşiktaş maçlarının genelinin aksine gollü bir maç bekliyorum.

212 ANKARASPOR-GENÇLERBİRLİĞİ 02 1.38

Ankaraspor 2.yarıya çok kötü başladı. Bunun altındaki en temel neden seçim arefesinde Ankaraspor-Ankaragücü birleşmesini koz olarak kullanan Melih Gökçek'in açıklamalarının takımın konsantrasyonunu bozması. Gençlerbirliği ise Samet Aybaba'nın devre arası açıklamalarına uygun şekilde 2.yarının en flaş ekibi olmaya doğru gidiyor. Cezadan dönen Troisi, 18 yaşındaki Soner, genç Burhan, Djite ve Jedinak gibi isimleriyle yeniden kurulan Gençlerbirliği etkili bir oyun oynuyor. Ankara derbisinde formda Gençler, Senecky'siz Ankaraspor karşısında puana yakın.

213 DENIZLISPOR-GAZIANTEPSPOR 2.5 ÜSTÜ 1.75

Denizlispor geçen hafta çok önemli bir deplasman galibiyetine imza attı. Devre arasında gelen Angelov-Bangoura ve eldeki Roberts ile çok tehlikeli bir hücum hattına sahip oldular. Denizli'nin en büyük sorunu ise defans hatlarında. Fatih Yiğen'i stoper olarak kullanmak zorunda kalıyorlar sakatlık yüzünden. Gaziantep ise geçen hafta Beşiktaş karşısında bir anda dağıldı. O maçta cezalı olan Tabata takıma dönüyor. Tabata bu takımın herşeyi. Farklı hedefler için mücadele eden ancak açık oynamayı seven 2 takımın maçında bol gol bekliyorum.

214 EŞKİŞEHİRSPOR-KAYSERİSPOR 2.5 ALTI 1.65

2 önemli forvetinin yokluğuna rağmen Sivas'ta müthiş bir mücadele ortaya koydular. Rıza Çalımbay takımlarının klasik özelliği olan savaşçı oyun Es-Es'de fazlasıyla mevcut ancak eksikler nedeniyle forvette sıkıntı yaşıyorlar. Kayseri sene başından beri gol yollarında sıkıntılı. Aghahowa'dan istedikleri verimi alamadılar, kapta Mehmet Topuz tek başına sırtlamaya çalışıyor gol yükünü. Ağır zemini de gözönüne alınca alt olmaya çok yakın bir karşılaşma.

421 FENERBAHÇE-SİVASSPOR 2.5 ALTI 1.75

Belki de ligin kaderini çizecek karşılaşma olacak. Sivasspor geçen haftaki skorlarla 3 puan fark yakaladı ve öne geçti. Bu sene daha önce hiçbir büyük maçı kaybetmediler. İnönü ve Avni Aker'den 1er puanla döndüler, evlerinde Fenerbahçe ve Galatasaray'ı yendiler. Bilica önderliğinde, kalede Petkoviç güvencesiyle çok sağlam bir defans hatları var. Sivasspor, Aragones'in çok fazla risk almayı sevmeyen Fenerbahçe'sine sert savunmasıyla büyük problem çıkaracaktır. Az gollü bir maç bekliyorum.

METİN HASANOĞLU BANKO KUPON

216 Everton-WBA 1 1.45
222 B.Dortmund-Hoffenheim 2.5 üstü 1.50
454 Porto-Sporting Lizbon 1 1.85

ORAN: 4.02


METİN HASANOĞLU TSL CUMA-CUMARTESİ KUPON

212 Ankaraspor-Gençlerbirliği 02 1.38
214 Eşkişehirspor-Kayserispor 2.5 altı 1.65
421 Fenerbahçe-Sivasspor 2.5 altı 1.75

ORAN: 3.98

METİN HASANOĞLU İDEAL KUPON

221 Bochum-E.Cottbus 1 2.00
232 Chelsea-Wigan 2.5 altı 1.70
243 Reading-N.Forest 1 1.50

ORAN: 5.10

METİN HASANOĞLU SİSTEM KUPON

221 Bochum-E.Cottbus 1 2.00
222 B.Dortmund-Hoffenheim 0 3.10
242 Preston-Ipswich 1 2.25
426 Sochaux-Nice 0 2.80
444 A.Bilbao-Sevilla 1 2.40
454 Porto-Sporting Lizbon 1 1.85

SİSTEM 4-5-6

CUMARTESİ EKİNDE ÇIKACAK KUPONLAR...

METİN HASANOĞLU İDEAL KUPON

216 Everton-West Bromwich 1 1.45
426 Sochaux-Nice 02 1.42
446 Velez-Godoy Cruz 1 1.65

ORAN: 3.40

METİN HASANOĞLU SİSTEM KUPON

214 Eskişehirspor-Kayserispor 0 3.00
222 B.Dortmund-Hoffenheim 0 3.10
224 Hannover-B.Leverkusen 0 3.10
234 Barnsley-QPR 1 2.40
426 Sochaux-Nice 0 2.80

SİSTEM 3-4-5

İddaa'da Yeni Dönem

İddaa 1 Mart'tan itibaren köklü değişiklikler yapıyor. Basketbol ve F1 ilk planda eklenen sporlar. Bu haftasonu için Resmi Gazete yazısı yetişmediğinden Basketbol açmayacaklarını açıkladılar bugünkü basın toplantısında ancak haftaiçi ile beraber basketbol da açılacak.

Kuponlar da değişiyor, bu konuda Altuğ'un güzel bir bilgilendirme yazısı var. İlgilenenler için tıklayınız.

Futbol TV


27.02.2009 CUMA KANAL

20:00 BEŞİKTAŞ-İSTANBUL B. LİGT V
21:30 KÖLN-BİELEFELD KANAL 24
21:45 PSV-HEERENVEEN FUTBOL SMART
23:00 BENFİCA-LEİXOES SPORMAX

28.02.2009 CUMARTESİ KANAL

13:00 GİRESUNSPOR-ADANASPOR D SPOR
14:30 HAMİLTON-RANGERS FUTBOL SMART
14:45 EVERTON-WESTBROM SPORMAX
16:30 DORTMUND-HOFFENHEİM KANAL 24
17:00 CELTİC-ST MİRREN FUTBOL SMART
17:00 MİDDLEBROUGH-LİVERPOOL SPORMAX
19:00 FENERBAHÇE-SİVASSPOR LİG TV
20:00 VALENCİENNES-LİLLE KANAL A
21:30 JUVENTUS-NAPOLİ NTV SPOR
22:00 AUXERRE-TOULOUSSE KANAL A
22:30 PORTO-S.LİZBON SPORMAX
23:00 ESPANYOL-REAL MADRİD NTV

01.03.2009 PAZAR KANAL

13:00 ORDUSPOR-SAMSUNSPOR D SPOR
13:30 ULTRECHT-AJAX FUTBOL SMART
14:30 WESTHAM-MANCHESTER CİTY SPORMAX
15:15 ANTALYA-TRABZONSPOR LİG TV
16:00 SAMPDORİA-MİLAN NTV SPOR
17:00 MANCHESTER UNITED-TOTTENHAM KANAL A
18:00 WERDER BREMEN-BAYERN MÜNİH KANAL 24
19:00 KONYASPOR-GALATASARAY LİG TV
21:30 İNTER-ROMA NTV
22:00 LYON-RENNES KANAL A

02.03.2009 PAZARTESİ KANAL

20:00 MANİSASPOR-KASIMPAŞA D SPOR

Arda...Arda Turannn


Santralara bakmak pek adetim değildir, dolayısıyla ilk golü kaçırdık. Direk bir Türkiye-İsviçre maçı beklentisi oluştu ben de. Meira sezon başından beri yaptığı hatalara devam etti. Servet'siz Galatasaray'ın önümüzdeki 2 aylık dönemde böyle hatalı goller yemeye devam edeceğini düşünüyorum.

15-20 dakika sonra kendine geldi Galatasaray. Bordeaux şanssız bir gol atıyordu kendi kalesine, üst direk dengeledi durumu. Devreye doğru tempoyu yükselten Galatasaray Arda ve Kewell'in güzel golleriyle soyunma odasına önde girdi. Arda ve Ayhan'ın sürüklediği Galatasaray'da Kewell ve Barış da ilk yarının etkili isimleriydi. Lincoln kötü oynarken Barış'a verdiği pasla 1.golün gelmesini sağladı.

2.yarıda Bordeaux ortasahası tamamen kayboldu ve 70e kadar Galatasaray çok iyi pres yaparak oyunun kontrolünü eline aldı, bu süreçte maç 5e gidebilirdi ancak Lincoln, Arda, Baros 3lüsünün iş artık bitti havasına girip rakibi küçümseyerek şova kaçmaları sonunda çok ağır bir sonuca yol açıyordu. Ayrıca bu dönemde Bülent Korkmaz, Nonda ya da Karan'ı Baros'un yerine alıp taze bir kan sokmuş olsa 4.gol gelebilirdi.

Ondan sonra hepimizin gördüğü basit defans hataları ve Arda önderliğinde ayağa kalkan ve maçı bırakmayan Galatasaray'ın. Sabri'nin düzgün şutu da Galatasaray'a hakettiği turu getirdi. Yeni rakip Hamburg da Bordeaux gibi çok tehlikeli hücum silahlarına sahip ancak defanslarını beğenmiyorum. Servet de yetişmeyince 2 maç da çok gollü olur diye düşünüyorum.

26 Şubat 2009 Perşembe

Galatasaray vs Bordeaux


Galatasaray için sezonun en kritik maçı. 2009 yılında 8 maçda sadece 1 galibiyet alabildiler ki bu seri de Skibbe'nin biletini kesti zaten. Bülent Korkmaz'dan geçen sene Cevat Güler'li dönemdeki etki bekleniyor ancak sahaya 10 bazen 11 Türk'le çıkan takımla bugünkü takım arasında fark var.

Baros'u, Lincoln'u, Meira'yı koçum-aslanım'la motive edemezsiniz. Bülent Korkmaz'ın 4 günde en büyük artısı aylardır kaybettiklerinde eleştirilenin hoca olacağını bilen olan topçuların artık okkanın altında olacaklarının farkına varmasıdır. Evinde 5 yedikten sonra Bordeaux'ya da elenirlerse bir sezon heba olmuş olacak.

Gourcuff'u yorgun diye getirmeyen Bordeaux ilk maçta göstermediği "Ligi önemsiyoruz" sloganını destekledi. Sahaya çıkan 11 tabii ki sonuna kadar mücadele edecek ama UEFA maçında oyuncusunu dinlendiren Blanc asıl hedefini belli etmiş oldu böylece. Servet'siz Galatasaray ve Gourcuff'suz Bordeaux. 2 takımın da kaybı çok fazla değil.

25 Şubat 2009 Çarşamba

Kupa Takımı


Benitez'in Liverpool'u EPL'de ilk 4'e bile giremezken Şampiyonlar Ligi'ni kazanmıştı. Bu sefer daha güçlüler, her ne kadar 2008'deki performanslarını tamamen kaybetmiş ve ligi Manu'ya hediye etmiş olsalar da Avrupa Şampiyonu oldukları dönemden daha iyi oldukları bir gerçek. Durum böyleyken ve Gerrard kulübedeyken bile kazandı Liverpool Madrid'de ve turu cebe koydu dönüş uçağına binmeden.

Ramos'un anlamsız Marcelo tercihi Real'in ilk yarıyı heba etmesine neden oldu. Onun yerine Sneijder ile başlasa Robben daha özgür olabilir ve istediği zaman da sol kanada geçerek Liverpool savunma dengesini bozabilirdi. Gago-Diarra ikilisi Mascherano-Alonso ikilisinin karşısındaydı. Kazanan kırmızılar oldu.

Real'in etkili olduğu anlar Robben'in bireysel yaratıcılık zamanlarıydı. Liverpool ise rakip kaleye gitmeyi fazla düşünmedi. Fernando Torres, Atletico Madrid formasıyla bu sahada iyi maçlar çıkartamamıştı, yine aynısı oldu. Pepe-Cannavaro'dan bir güzel dayak yedi, arada çıktı tedavi oldu, en sonunda da babasının azarladığı haşarı çocuk gibi kulübeye gitti.

Son dönemde Aurelio çok formdaydı. Harika bir orta gönderdi. Real savunmasında kimse ilgilenmedi kısa boylu Benayoun ile. Bir dönem Galatasaray'da Okan Buruk atardı bu golleri. Benayoun da Casillas'ı bile kaleye sokacak bir kafayla turu Madrid'den söktü aldı. Real'in deplasmanda kazanması lazım artık, yapabilecek güçleri var ama Kaka, Ronaldo gibi adamların peşinden boşuna koşmuyorlar. 100 yılın en başarılı takımı Real Madrid'in oyunu değiştirecek yaratıcı adamı Chelsea'den istikrarsızlığı ile gönderilmiş Robben. Orta sahanın göbeği de düz isimlerden kurulunca Real'in İngilizlerin sert defanslarını aşması çok zor. Sonuç olarak Kırmızılar kazandı, ya da İspanyollar mı kazandı demeliyiz. Liverpool'un 11inde daha çok İspanyol vardı. Nelere kadirsin Globalleşme.

4 İngiliz ilk maçlardan avantajlı skorlar aldılar. Geçen senenin sürprizi Fenerbahçe'ydi, bu sene de yine İnter ile aynı gruptan çıkan Panathinaikos olacak gibi duruyor. Madrigal'dan avantajlı skorla döndüler. Sporting ise evinde 5 yedi, Ribery şov vardı sahada. 2 gol attı, 2 tane de Toni'ye attırdı. Bayern ligi pek sallamıyor diye Şampiyonlar Ligi'nde gözardı ediyoruz ama bu akşam " Biz de varız" mesajını verdiler.

Kadir Has Stadı


Proje ve maket ortaya koyan çok takım gördük. Ancak Kayserispor ve Kayseri şehri bunu gerçeğe dönüştürdü. Müthiş (!) koltuk seçimiyle Kadir Has Stadı 8 Mart'ta Fenerbahçe maçıyla kapılarını açıyor. 4 yıldır istikrarlı bir şekilde gelişim gösteren Kayserispor'un da bu stadla beraber atılım göstermesini temenni edelim.

15 Gün Sonra Görüşelim


Dün akşamın özeti başlıkta bana göre. Ne Mourinho ne de Ferguson dün akşam risk almak istemedi, final maçlarının ilk devresi gibiydi, birbirlerini tarttılar. İlk yarıda Manu daha iyidi, 2.yarıda İnter. Mourinho'nun anlamsız Rivas tercihi az daha turu hediye edecekti Manu'ya ki son 1 yılda müthiş aşama gösteren Julio Cesar yine devleşti kalesinde.

Koşarken Ronaldo'nun bacaklarını göremeyen Ertem Şener, maç zevkimizin de içine etmek için baya zorladı kendini. Ancak golsüz oyuna rağmen mücadele ve taktik savaşı açısından izlenesei bir 90 dakikaydı. Adriano ve Ibrahimovic'in fiziksel güçleri çok fazla zorlamadı Manu savunmasını, Ibrahimovic sol çizgiye gittiğinde O'Shea ile baya eğlendi ama sonuçta yaptığı ortalar skora etki etmedi.

0-0 her sonuca gebe bir skordur, hele ki takımlar bu kadar dengedeyse 2.maçda berabere biterse İnter elenmez demek bu. 13 maçta Mourinho'nun Ferguson'a yenildiği maç sayısı sadece 1. 11 Mart'ta bu seri devam ederse gollü bir beraberlik Mourinho'ya Old Trafford'u bir kez daha temellerinden sallama fırsatı verecek. Nedense Porto-Manu eşleşmesinde Costinha'nın son dakika golü geliyor aklıma. Maçtan önce dediğim gibi turu geçen favorimdir.

Diğer maçlarda Juninho insan olmadığını kanıtlayan bir vuruş daha yapmış. Devre arasında gördüm golü, ağzım açık kaldı. Barcelona'nın benzini bitiyor gibi, pit-stop yapamazlarsa 5.viteste gelen Real Madrid tarihin en unutulmaz şampiyonluğunu alabilir La Liga'da. Arsenal yine büyük maçları kazanmaya devam ediyor, Roma'ya karşı aldıkları 1-0 çok avantajlı bir skor. Madrid'de ise hüzün vardı. Lisandro Lopez 2 gol daha atarak 6 golle bu sene CL'nin en golcü ismi oldu. Helton'un 45+2'de yediği inanılmaz golden sonra önemli bir karakter göstermiş 2.yarıda Porto. Henüz kesinleşen hiçbir eşleşme yok. Porto ve Arsenal en avantajlı takımlar

24 Şubat 2009 Salı

Inter vs Manchester United


Bir alttaki postta teknik direktörler cephesinden baktık gecenin maçına şimdi kadrolardan bakalım. United formda demeyeni Allah çarpar, adamlar son dönemde müthiş bir form yakaladılar. Berbatov ve Ronaldo - henüz CL golü yok bu sezon - son dönemde gol yükünü sırtlıyorlar. Haftasonu oynanan Blackburn maçıyla 8 Kasım'daki Arsenal maçı arasında kalelerinde gol görmemişlerdi ancak bu akşamki maç için aynı beklentide olmak çok zor. Vidic cezalı, Neville sakat, Evans'ın durumu belirsiz. Defansın göbeğinde O'Shea oynayacak büyük ihtimalle. Eurosport Fletcher'i sağbek gösterse de ben genç Rafael'i 11de bekliyorum bu akşam. Karşı tarafta da Santon'un oynayacağını düşünmüyorum. Zanetti'yi sol beke çekebilir JM ya da Maxwell'i orada kullanacaktır.

Inter çok fazla Ibrahimovic odaklı bir takım ancak o da harika bir oyuncu. Eğer O'Shea oynarsa Manu defansını çok fazla sallayacaktır İnter. Açıkcası İnter'in bu maçı kazanacağını düşünüyorum. Turu geçen takım da bana göre kupanın favorisi.

Eski bir United bestesini İnter'e çevirerek de post'u bitirelim.

Ferguson, are you listening?
You'd better keep the trophy glistening
We'll be back in May, to take it away
Walking in Jose wonderland...

Jose Mourinho vs Alex Ferguson


Bana göre değil gecenin, turun en kritik eşleşmesi. İnter v Manu olmasından önce Jose Mourinho vs Alex Ferguson maçı. Son dönemin en başarılı teknik direktörü, gelmiş geçmiş en başarılı direktöre karşı.

JM Porto'da ve Chelsea'de iken Alex Ferguson'un Manu'suyla tam 12 maçta karşı karşıya geldi ve sadece 1 kere kaybetti. 6 maçta Kırmızılar'ı mağlup etti JM'nin takımları, 5i ise berabere bitti.

Yukarıdaki tablo ise JM'nin İngiltere'de olduğu dönemden. Aynı maç sayısında galibiyetlerde 82-75, mağlubiyetlerde 9-15 üstünlüğü var Jose Mourinho'nun. Porto ile Şampiyonlar Ligi'ni kazandığı sene Old Trafford'da son dakika golüyle elemişti Manu'yu, Chelsea ile 2 kere Manu'nun önünde şampiyonluk ipini göğüslemeyi başardı.

Gelelim bir diğer önemli rekora. Jose Mourinho'nun takımları (Porto, Chelsea, Inter ) 110 maçtır kendi sahasında yenilmiyor. Bir diğer deyişle Mourinho kendi stadında mağlubiyet acısıyla soyunma odasına gittiğinde tarihler 23 Şubat 2002'yi gösteriyordu ve rakip de Beira Mar'dı.

Futbol TV


24.02.2009 SALI KANAL

21:45 İNTER-MANCHESTER UNITED STAR TV
21:45 LYON-BARCELONA FUTBOL SMART

25.02.2009 ÇARŞAMBA KANAL

21:45 CHELSEA-JUVENTUS FUTBOL SMART
21:45 REAL MADRİD-LİVERPOOL STAR TV
21:45 S.LİZBON-BAYERN MÜNİH CNN TÜRK
22:10 MİDDLESBROUGH-WESTHAM NTV SPOR


26.02.2009 PERŞEMBE KANAL

19:15 HAMBURG-NİJMEGEN ZDF
20:30 GALATASARAY-BORDEAUX FUTBOL SMART
21:45 STUTGART-ZENİT ARD DAS
21:45 MANCHESTER CITY-KOPENHAG TRT 3

Alev Alev


Haftanın olayı başlığın da ifade ettiği gibi ligin alev almasıdır. Tablonun dibindeki takımlardan Antalya hariç herkes kazandı - ki Antalya da aynı bölgedeki Konya ile oynamıştı -. Hem de rakip tanımadı bu takımlar. Hacettepe Ankaraspor'u, Kocaeli Galatasaray'ı, Ankaragücü İBB'yi, Denizli Trabzon'u, Konya Antalya'yı yendi ve ligi tamamen birbirine kattılar. Bu keşmekeşten Beşiktaş ve Sivas müthiş karlı çıkarken haftanın en zararlı ekibi de Antalyaspor oldu. Altında üstünde bütün takımlar kazanırken yerinde saydı Özdilek'in takımı.

Haftanın olayı evinde Campbell'in hat-trick yaptığı maçta Trabzonspor'a 5-3 yenildiği maçtan 10 yıl sonra tarihinde 2.kez 5 yemesi oldu. Hem de ligin dibindeki Kocaelispor'dan. Hem de ilk 11'indeki 7 oyuncusu Ocak ayında transfer olmuş, defans 4lüsü tamamen yeni baştan kurulmuş Kocaelispor'dan. Skibbe'nin kellesi de gitti bu yenilgi sonrasında ki Skibbe'yi özellikle sezon başında çok eleştirmiş olsam da, Pazar günkü mağlubiyette en büyük suçlu olduğunu düşünmüyorum. Burası Türkiye, Baros o penaltıyı atsa, en kötü ihtimalle maç berabere bitse ne 3lü savunma, ne Bülent Korkmaz konuşuyor olacaktık çünkü. Maçın suçlusu sahaya biz bu maçı her türlü kazanırız anlayışıyla çıkan ve sene başından beri devam eden maç seçme alışkanlığından vazgeçemeyen futbolculardır. Futbolculara ceza verilmemesinin nedeni de Perşembe günkü Bordeaux maçıdır diye düşünüyorum, eğer o maçta - ki Servet de yokken benim umudum yok - kötü bir skor alınırsa oyunculara da ceza gelecektir diye düşünüyorum.

Trabzonspor 2 haftadır sinyali veriyordu, kazayı içeride yaptı. Futbolun istatistik olmadığını, sahada oynandığını, ligin en kötü deplasman takımı Denizli bir kez daha gösterdi. Ersun Yanal'ın Hüseyin'in yokluğunda Ceyhun'u yedek kulübesinde tutup ön liberosuz takımını sahaya çıkarması da yenilginin en önemli nedenlerinden biriydi. Bu arada devre arasında gelen Angelov-Bangoura 2lisi ve eldeki Roberts ile Denizli'nin çok canlar yakacak bir hücum hattı oluşturduğunu da yazmalıyım.

Haftayı kayıpsız geçen bir diğer takım Fenerbahçe ise Ankara'da suni çimdeki 4.maçında 2. galibiyetini alamadı. Bazıları Fener hiç kazanamadı yazsa da kupada bu sahada Ankaragücü'nü geçtiğini hatırlatmalıyım. Aslında Fener iyi başlamıştı ancak şanssız bir gol yediler, ondan sonra hiçbir reaksiyon veremediler, morallenen Gençler Aybaba'nın 1 hafta boyuncu çalıştırdığı sekilde ( As forveti Kahe'yi kulübeye çekip, Djite ve Mustafa gibi 2 hızlı oyuncusunu 4-2-3-1 ile sahaya sürdü) orta sahada kazandığı toplarla çabuk çıkınca Fenerbahçe'yi dağıttı. Daha rahat kazanmaları gereken bir maçtı.

Haftanın en karlıları Beşiktaş ve Sivasspor oldu. Beşiktaş cephesinde alınan farklı skorun yine ilüzyonlara sebep olduğunu düşünüyorum. İyi oynamadıkları maçta 5 dakikada attıkları 2 golle oyunun kontrolünü ellerine aldılar, ilk yarıda Denizli'nin ilk maçında Ankara'da Gençlerbirliği karşısındaki 3-1lik galibiyet de aynı havaya sokmuştu Beşiktaş'ı. Hala defansları güven vermiyor ve Delgado döndüğü zaman 2 forvetle oynamaları çok zor.

Sivas ise belki de sezonun en kötü futbolunu oynadığı maçta zor da olsa kazandı. Hem Sivas hem Beşiktaş bu hafta hakem şansını yanlarında fazlasıyla hissettiler. Gaziantep ve Eskişehir lehlerine verilmeyen penaltılar maçların dönüm noktası oldu. Kamanan gollere devam ediyor, Bülent Uygun da diğer takımlarda parlamamış isimleri parlatmaya. Murat Erdoğan hem sol iç hem de forvet arkası oynayabilme özelliğiyle Sivas için çok iyi bir seçim. Hem takımın mücadeleci yapısına uygun hem de teknik bir oyuncu. Kadro içinde alternatifleri Kamanan ve Murat Erdoğan transferleriyle çok arttı.

Geride 13 hafta var ve 5 takımlı bir şampiyonluk yarışı devam ediyor. 9.sıradaki Gaziantep 5.olup UEFA'yı gitmeyi hedeflerken, 10.sıradaki İBB küme düşme hattının sadece 4 puan üzerinde. Birleşme dedikoduları nedeniyle kafası karışık ve kupayı düşünen Ankaraspor dışında tüm takımlar bir hedef peşinde koşuyor ligde ve kalan 121 karşılaşma herşeye gebe. Yıllar boyu unutulmayacak bir sezon finaline doğru gidiyoruz.

21 Şubat 2009 Cumartesi

Hiddink ve Rus Taraftarlar


Blogda şimdiye kadar yazmamış olabilirim ama Hiddink benim için çok farklı anlamlar taşıyan bir teknik direktör. Her gittiği yere başarı getiren, orta sınıf takımları bile kafaya oynatabilen Hiddink'in Chelsea'de başarılı olacağını düşünüyorum ancak Alex Ferguson'un da dediği gibi 6 aylık görev süresi hiç de yeterli değil. Hiddink'ten mucize yaratmasını beklemek haksızlık olur.

6 aylık görev süresi hakkında Rus taraftarlar benimle aynı fikirde değil. Onlar Hiddink'in Chelsea'de çalışması ile milli takımı ihmal edeceğini ve bu görev yükü altında çok zorlanacağını düşünüyorlar ki Federasyon'u protesto ettiler. Chelsea bugün 2 saat sonra Villa Park'ta çok kritik bir deplasmana çıkıyor. Anelka-Drogba ikilisi beraber sahada olacak büyük ihtimaller.

Bugüne yönelik diğer bir haber de Arshavin'in ilk kez Arsenal forması ile sahaya çıkacak olması. Sunderland karşısında orta 4lünün solunda oynaması bekleniyor Küçük Çar'ın.

20 Şubat 2009 Cuma

Futbol TV


20.02.2009 CUMA KANAL

20:00 GAZİANTEPSPOR-BEŞİKTAŞ LİG TV
21:30 SCHALKE-DORTMUND KANAL 24
23:00 PAÇOS-PORTO SPORMAX

21.02.2009 CUMARTESİ KANAL

13:00 MALATYASPOR-RİZESPOR D SPOR
14:45 ASTON VİLLA-CHELSEA SPORMAX
15:00 TRABZONSPOR-DENİZLİSPOR LİG TV
16:30 BAYERN MÜNİH-KÖLN KANAL 24
17:00 RANGERS-KİLMARNOCK FUTBOL SMART
17:00 MİDDLESBROUGH-WİGAN SPORMAX
17:00 BOLOGNA-İNTER NTV
19:00 GENÇLERBİRLİĞİ-FENERBAHÇE LİG TV
19:00 ROMA-SİENA NTV SPOR
19:20 QPR-IPSİCH FUTBOL SMART
19:30 MANCHESTER UNITED-BLACKBURN SPORMAX
20:00 NANCY-LYON KANAL A
21:00 BARCELONA-ESPANYOL NTV SPOR ( dönüşümlü)
21:00 REAL MADRİD-REAL BETİS NTV SPOR ( dönüşümlü)
22:00 NİCE-RENNES KANAL A
22:00 S.LİZBON-BENFİCA SPORMAX
23:00 SEVİLLA-ATLETİCO MADRİD NTV SPOR

22.02.2009 PAZAR KANAL

13:00 SAKARYASPOR-GİRESUNSPOR D SPOR
15:00 SİVASSPOR-ESKİŞEHİRSPOR LİG TV
15:30 FULHAM-WESTBROM SPORMAX
16:00 MOTHERWELL-CELTİC FUTBOL SMART
16:00 MİLAN-CAGLİARİ NTV
17:00 LİVERPOOL-MANCHESTER CİTY SPORMAX
18:00 LEVERKUSEN-HAMBURG KANAL 24
18:00 MARSİLYA-LE MANS KANAL A
19:00 GALATASARAY-KOCAELİSPOR LİG TV
21:10 LANUS-BOCA JUNIORS NTV SPOR
22:00 LİLLE-MONACO KANAL A


23.02.2009 PAZARTESİ KANAL

20:00 DİYARBAKIRSPOR-ERCİYESSPOR D SPOR
22:00 HULL-TOTTENHAM SPORMAX

Hırvatlar'a


Semih'den Hırvatlar'a gelsin. 3, 2, 1, şşşşşşşşşt.

UEFA 1/16 1.Maçlar


UEFA Kupası'nda Kadıköy'e asıl yolculuk dün/bugün oynanan maçlarla başladı. Çürük elmalar ayıklandı.

Son şampiyon Zenit rezil bir zeminde Stutgart'ı geçti. Alman futbolunu genelde beğenmem ve Avrupa Kupaları'nda başarısız olmalarını da zayıf defanslarına bağlıyorum. Stutgart 2.maçta turu zor geçer gibi geliyor bana. Zico'lu CSKA da EPL'de sezonun bomba takımını safdışı etme yolunda önemli bir adım attı. St.Etienne ve Twente bombaları patlatan ekipler oldular. McLaren'in Twente'si Hollanda Ligi'nden sonra UEFA'da da iyi gidiyor. McLaren'in Boro'sunun efsanevi maçlarla UEFA'da finale yükseldiğini hatırlatalım burada.

Metalist, Shakhtar gibi 2 Ukrayna takımı büyük avantaj yakaladılar. D.Kiev ise 10 kişi kalınca elinden kaçırdı Valencia'yı, yalnız altını çizeyim Kiev çok bela bir takım, defansı evlere şenlik olan Valencia'ya Mestella'da bir sürpriz yapabilirler.

Galatasaray ise Skibbe'nin kumar oynadığı maçtan golsüz beraberlikle turu Sami Yen'e taşıdı. 0-0 asla çok büyük avantaj değildir, evinde kazanmak zorundasın. Bordeaux'a burada gollü bir beraberlik yetecek, o yüzden her zaman ilk maç deplasmanda ise gol atmanın çok önemli olduğunu savunmuşumdur. Bu arada Bordeaux'nun da beklediğimden kötü olduğunu, Gourcouff, Wendel gibi kilit isimlerin döküldüğünü belirtmeliyim. Galatasaray'ın 2.maçta da kontrollü ve akılcı oynaması gerekiyor.

Zenit - Stuttgart 2-1 26/02/2009
Olympiakos - Saint-Etienne 1-3 26/02/2009
Dynamo K. - Valencia 1-1 26/02/2009
Aston Villa - CSKA 1-1 26/02/2009
AaB Aalborg - Deportivo 3-0 26/02/2009
Werder - Milan 1-1 26/02/2009
Paris Saint Germain - Wolfsburg 2-0 26/02/2009
Bordeaux - Galatasaray 0-0 26/02/2009
Sampdoria - Metallist 0-1 26/02/2009
Braga - Standard 3-0 26/02/2009
Lech - Udinese 2-2 26/02/2009
Shakhtar - Tottenham Hotspur 2-0 26/02/2009
FC Kopenhag - Manchester City 2-2 26/02/2009
Marseille - Twente 0-1 26/02/2009
Fiorentina - Ajax 0-1 26/02/2009
NEC - Hamburger 0-3 26/02/2009

Yeniden


2 haftadır hareketsiz kaldı blog. Bosna tatili, dönüşte işleri düzenleyelim derken gecikti. Kepenkleri açıyoruz yeniden. Hırvat sınır polisi yüzünden Zagrep yalan oldu, bomba bir hikaye var orada da, onu da yazacağım ilerleyen günlerde inşallah.

6 Şubat 2009 Cuma

Saraybosna & Zagrep


Milli maç arasında işler azalmışken bir kaçamak yapalım dedik ve Pazar günü Saraybosna'ya uçuyoruz bir arkadaşla, oradan da Zagrep'e geçeceğiz. Daha önce gitmiş olanlar varsa önerileri (ne yenilir,içilir, alınır) bekliyorum.

Esen kalın gelecek Cuma'ya kadar.

5 Şubat 2009 Perşembe

2011 Avrupa U-21 Şampiyonası Kuraları


Geçen hafta 2011e doğru Ümit Milli takımla ilgili geniş bir yazı yazmıştım. Grup kuraları çekildi ve çok güzel bir gruba düştük. Gruplarda 1.sıraya alacak ekipler ve en iyi 4 2. arasında play-off maçları oynanacak. Buradan gelecek 7 takım evsahibi Danimarka'ya katılarak Avrupa Şampiyonası'nda mücadele edecekler. Grubumuz şu şekilde oluştu.

Türkiye
İsviçre
Ermenistan
İrlanda
Gürcistan
Estonya

Arshavin


Arsene Wenger'in son dönemde ciddi para harcayıp yıldız statüsünde takıma kattığı tek isim. Eduardo Da Silva'ya da büyük miktarlar ödemişti ancak onun dışında - ki Eduardo'yu çok beğenirim - Eduardo'ya neden bu kadar para verdiğini açıklayacak kişi bulunamaz heralde.

Rosicky geçen Ocak ayında kısa süreli (!) bir sakatlık yaşamıştı, hala sahalara dönecek. Eduardo ayağı kırıldığından sonra A takımla maça çıkamadı, Fabregas bir süre daha sahalardan uzak kalacak, Nasri gol atmasına attı ancak beklenen yaratıcılık katkısını yapamadı. Doğal olarak Arsenal'de ciddi bir yaratıcı oyuncu eksikliği var. Wenger'in Arshavin'i Hleb gibi kullanacağını düşünüyorum. O da geldiğinde forvet arkasıydı ancak kanat oynamaya alışmıştı. Arshavin'i de 2 kanatta da kullanabilir ancak Walcott sağda, Arshavin solda olursa daha verimli olacağını düşünüyorum. Ocak ayının bana göre en önemli transferi. Arsenal'i yılın geri kalan bölümünde ilk 4ün içine sokabilir Küçük Çar.

Dino Drpic


Ülkemiz futboluna Gordon Schildenfeld efsanesinin kazandırılmasının altında yatan isimdir Dino Drpic. Beşiktaş'ın Dinamo Zagrep ile Drpic için anlaşması, ancak daha sonra malum fotoğraf ve özel yaşamı nedeniyle Beşiktaş transferden vazgeçince Gordon Schildenfeld'i satmıştı Dinamo Zagrep Beşiktaş'a. Şimdi ise Karsluhe'ye transfer oldu. Gordon gibi bir oyuncuyu izlememize sebep olduğu için kendisine büyük minnettarlığım (!) var. Karsluhe'nin ilk yayınlanacak maçında Drpic'i izlemek için ekran karşısında olacağım.

Geçenlerde yine gündemi meşgul etti Drpic, eski sevgilisinin ( bkz: altta yazmasam içimde kalıcaktı ) bir maç sonrası stadın ortasında seks yaptıklarını açıklaması ile.

Gosling ve Benitez


Benim gibi Kırmızı-Mavi maçlarında gönlünüz Mavi'den yana kayıyorsa çok güze bir sonuçtu. Çılgın bir FA Cup akşamıydı zaten. Diğer derbide de 2-0 öne geçen Nothingham Forest maç sonunda 3-2 mağlup gitti soyunma odasına.

Gerrard sakatlandığında maçın 0-0 biteceği artık tamamen belli olmuş gibiydi. Pozisyonu az, tekmesi bol bir maçtı. Benzer durumu Sivas-Gs serisinde de yaşadık, bu kadar kısa süre içinde 3 kez karşılaşan takımların maçları hele bir de çekişmeli geçince küfürler, tekmeler havada uçuşuyor. Everton'un da döverek maçı kazandığını iddia edecek arkadaşlar da kesinlikle vardır:)

David Moyes'in yeni Rooney'i Gosling mükemmel bir gol attı. 18 yaşındaki bir oyuncu için Everton taraftarına kendini kabul ettirmenin daha kolay bir yolu olamazdı. Benitez ve rotasyonları Kırmızılıların canını yakmaya devam ediyor, şampiyonluğu altın tabakta Manu'ya sundular, artık aynı bonkörlüğü Manu'dan beklemeliler ama Ferguson, Benitez'in aksine doğru zamanda doğru kararları verebildiği için efsane. FA Cup'da bu sene Villa ya da Everton'a gidecek gibi bir his var içimde.

Everton: Howard, Hibbert, Jagielka, Lescott, Baines, Osman, Fellaini (Gosling 52), Neville (Van der Meyde 106), Arteta, Pienaar (Rodwell 60), Cahill.
Subs Not Used: Nash, Yobo, Castillo, Jacobsen.

Booked: Cahill, Pienaar, Neville, Arteta, Hibbert.

Goals: Gosling 118.

Liverpool: Reina, Dossena, Carragher, Skrtel, Arbeloa, Kuyt, Alonso, Gerrard (Benayoun 16), Leiva Lucas, Riera (Mascherano 80), Torres (Babel 101).
Subs Not Used: Cavalieri, Hyypia, Agger, El Zhar.

Sent Off: Leiva Lucas (76).

Booked: Leiva Lucas, Alonso.

Att: 37,918

Ref: Alan Wiley (Staffordshire).

4 Şubat 2009 Çarşamba

Robbie Keane ve Julia Roberts



Geçen hafta Chimbonda transferinden sonra Tottenham Bit Pazarı diye yazmıştım ve o yazının içinde de Redknapp'ın Keane ile ilgilendiğinden bahsetmiştim, transferin son gününün en dikkat çekici hamlelerinden biri oldu. Robbie Keane de White Hart Lane'e geri dönenler kervanına katıldı. Çok hoşuma giden bir yorum okudum BBC'de. Julia Roberts ve Richard Gere'in unutulmaz " Runaway Bride " filmine atıfta bulunarak. Saçları uzatsa Robbo benzerler gibi:)

3 Şubat 2009 Salı

1 Şubat 2009 Pazar

Superbowl

Amerika'nın en popüler sporu NFL'in finali yani Superbowl bu gece oynanacak. Arizona Cardinals ile Pittsburgh Steelers TSİ 01:00'de karşı karşıya gelecek. Normal sezonu 9 galibiyet 7 mağlubiyetle kapatan Arizona ile 12 galibiyet 4 mağlubiyet ile kapatan Pittsburgh. Doğal olarak favori Pittsburgh.

Final tek maç üzerinden tarafsız sahada oynanıyor. Florida'ya bağlı Tampa Bay'de Raymond James Stadium'da oynanacak karşılaşma. Ntv'nin yayınlayacağı söylentisi vardı ancak programda göremedim. Maçı netten izlemek için tıklayın.

No: 1