17 Mart 2009 Salı

Sona 10 Kala


Trabzon'dan döndüm. Maç izlenimi ve maç yazısını bu akşam yazacağım, geceyi kapatırken son mesaj olarak kalmasını istedim, o yüzden özellikle bir kaç oyuncu yazısıyla dönmek istedim bloga. Ama önce genel bir haftasonu değerlendirmesi ile başlayalım.

Beşiktaş zor başlayan fikstürden 4de 4 ile çıktı ve kötü oynarken de kazanarak hava yakaladı. Son Gençlerbirliği maçında çok iyi oynadılar ama ondan önceki İBB ve Hacettepe maçlarında bariz kötüydüler. Şampiyonluk yolunda kötü oynarken kazanmak önemli. Denizli kritik ayakları geçti, Sivas'ta kazanırsa bu sezon üstüste 5 maç kazanan ilk takım olacak ligde.

Sivas 2 hafta takıldıktan sonra kendine geldi. Klasikleşen Serkan Kırtıntılı hataları devam ediyor. Çok kötü başlamıştı kariyerine, sonra önemli bir çıkış ve son 2 sezondur rezil goller. Serkan Kırıntılı gelecek vaad eden kaleciden kötü kaleci'ye terfi etti.

Antalya 2 sene önce Yılmaz Vural ile küme düştüğü sezonu hatırlatıyordu. İyi oynuyor ama en kritik yerde krize girmek üzereydi. Djehoua'ya rağmen krizden çıktılar. Canavar 10.haftadan beri gol atamıyor ve baskı altında kötü oynuyor.

Abdullah Avcı hakkında ne yazacağımı bilemiyorum. Harika bir takım yaratmıştı Galatasaray PAF'ta ve U-17'de ancak belki de iyi taktisyen değil diyeceğim. Her iyi oyuncu yetiştiricisi iyi olacak diye bir şart yok. Yine de onu bir de taraftarı olan başka bir takımda görmek isterim.

Konya evini sevmiyor, o stadı sevmelerini beklemek zor zaten. Bu hafta İBB deplasmanında çok kritik bir maça gidiyorlar. İşler iyice kızıştı, deplasmanda kazanamazlarsa gidebilirler bu iç saha karnesiyle.

Es-Es kader maçını kaybetti. Emre Toraman'ın jeneriklere girecek 2.golü tam bomba. Şu an durumun belki çok farkında değiller ama çok zor bir fikstürleri var ve üzülerek düşeceklerini düşünüyorum, umarım beni yanıltırlar.

Bursa, Ankara, Kayseri, Antep gereksiz gereksiz takılacaklar son 10 haftada. Kayseri Adana'da oynamasa ilk 5in 1-2 puan dibinde o grubun 6.sı olurdu. Yine de yeni stad, takımın golcüsünü sattıkları yeniden yapılanma yılı olarak değerlendirilebilir.

Fenerbahçe tünelin ucundaki ışığı kendi söndürdü. Emre Belözoğlu'nun yokluğunu arar duruma gelmesi bence iyi bir gelişme. Emre iyi form tuttu son dönemde, ben de kendisini milli takımdan silmişken İspanya milli maçında Hamit-Aurelio-Emre orta sahasını sahaya sağlam çıkarabilirsek birşeyler yapabileceğimizi düşünmeye başladım. Tuncay-Arda kenarlarda, Semih forvette oynamak şartıyla.

Hiç yorum yok: